bakma öyle süveyda
her bakışın yara açıyor yüreğime
tenha dokunuşların gölgeliyor bütün söğütleri
rüzgârı tarayan saçların
bir yavru masumiyeti ile savuruyor bütün günahları
ben de bilirim elbet
savrulunca yok olup giden bir şey değildir günah
haydi indir peçeni saçılsın yüzündeki hüzün
kurtaracaksa bizi hüzün kurtaracak
bir de anne duası ancak
gece sessiz bir keskinlik ile davet ederse düşlerine seni
çekinme gir koynuna
yanına virtler al ama
çünkü şarkılar kalbinden vuramaz insanı
şiirler asla sökemez damarların pasını
kemik çıtırtıları geliyor şehrin ortasından
ben bu şehirleri sevemedim Süveyda
gecesini sevemedim gündüzünü de hem
tefekkürsüz bu şehirlere karşı
bir bildiri dağıtacağım aşka dair, muhkem
karanlığa karşı bir bildiri
kutsal kitabımdan akan bir bildiri
anne sütü ile beslenmiş bir bildiri
bakma öyle Süveyda
gölgesiz bildirilere alışkın bakışlarını çek gözlerimden
tenha dokunuşlarını ertele
gel, gece vermeden bizi ele
patlamadan büyük bir isyan
asalım şehrin her yanına
asalım, göğe yazdığımız bütün bildirileri
bakma öyle süveyda
her bakışın yara açıyor yüreğime