Gözlerin elmas gibi, yârim keser boşluğu.
Bakışların ruhumun en kesif sarhoşluğu.
Koyma gönlümü mahzun, ne olur bir nazar et;
Vur beni gözlerimden, yüreğini mezar et!
Salma beni çöllere, ateşle dost olamam;
Sebil olsam da inan başka gönle dolamam.
Koşar gelirim çağır, ister isen bizar et;
Vur beni gözlerimden, yüreğini mezar et!
Rüzgâra ver kokunu ki efil efil gelsin,
Ağyara sur sinemi ta ortasından delsin!
Bir kuru yaprak gibi, savur da beni zâr et;
Vur beni gözlerimden, yüreğini mezar et!
Ger kirişi, at oku kan revan olsun göğsüm;
Musallaya varınca kirpiğin olur süsüm.
Gocunmam Bürütüs ol, gel de beni Sezar et;
Vur beni gözlerimden, yüreğini mezar et!
Söyle ey yar, ne için bunca kin bunca savaş?
Öldürmesen de beni, erittin yavaş yavaş.
Bitir artık bu cengi, bir gün olsun hazar et;
Vur beni gözlerimden, yüreğini mezar et!