ihtirassız sevdim seni
belki biraz deli, belki biraz durgun
Anafartalarda topun ağzındaki son mermi misali
önünde “I Love USA” yazan tişörtle
“Defol Yanki” yürüyüşüne giden
bir devrimci gibi
ihtirassız sevdim seni
ama vazgeçmedim hiç sevmekten
martılar denize teslim oldular
Ahulgoh Ruslara kaldı
dumanlı bir Dağıstan akşamı
yanan ormanların içinden geçip
Hacı Murat’la uçurumlara attım kendimi
yaralıydım
yarayı keserek durdurdum kanı
postallarım İtalyan markaydı
bir Alman subayından yağmalamıştım
mataram su vermez olunca
seni hatırlamıştım
işte böyle
dedim ya ihtirassız sevdim seni
bir söğüt emince gölgemi
üzengi icat edip haritalar çizdim
bir Melami şeyhinden öğrendim hesapsız sevmeyi
bir Seyduna fedaisi gösterdi bana
ihtiraslarımı haşhaşa sarmayı
yılkı atlar koşunca Than-Şan’dan
ben de yürüdüm senin arkandan
sus ne olur niyesini sorma
tutkusuz, ihtirasız sevmemin
bil yeter
bir fırtına gibi değil
durgun bir deniz gibi
sevdiğimi