Nedir bu telaşın, böyle nefes nefese nereye?
Ateş büyük, çok büyük, yayılmış her yöreye
Neyin ateşi bu söylesene?
Zulmün ateşi, bâtılın dinmek bilmeyen ateşi!
Zulmün en şiddetli anında, herkesin güçlüden
yana olduğu bir zamanda, mazluma can üflemek
demektir karınca nefesi.
Bütün zenginlikleri elinin tersiyle itip, Hak uğruna
bir kırıntı ekmeğe muhtaç Mus’ab olabilmektir.
Doğruluktan şaşmama uğrunda, yapayalnız ölmeyi
göze alan Ebu Zer olabilmektir.
Sümeyye olabilmektir, işkenceler karşısında "Allah!”
diye haykıran. Uhud’ta şehit oğlunu, babasını ve eşini
gösterdiklerinde; "Bana Allah Rasûlü’nden haber verin,
o sağ mıdır?” diye bağıran Sümeyra olabilmektir.
Cesaret ister, özveri ister, sadakat ister karınca nefesi.
Çile demektir, hüzün demektir, acı demektir karınca nefesi.